• KAZANMANIN YÖNTEMİ
    "PARAYÖNTEM" DE
    Tamamen Ücretsiz ParaYöntem’e
    Siz de Katılın!
  • PARANIZA YÖN VERİYORUZ
    • Deneyimli kadromuzun yatırım analizlerini paylaşıyoruz.
    • Denetime tabi kurumların yayınlarını inceliyoruz.
    • Sizin adınıza tüm piyasaları takip ediyoruz.
    • Sorularınızı yanıtlıyoruz.
    • Eğitim veriyoruz.

ParaYöntem’e Katılmak Için Davetiyenizi Oluşurun

Davetiyemi Oluştur butonuna tıklayarak ParaYöntem'den elektronik ileti almayı, Kullanım Koşulları'nı, Kişisel Verilerin İşlenmesine İlişkin İzin Formu ve Gizlilik Politikası'nı kabul ediyorum.
En İyi Analizler
En Başarılı Sinyal
En Çok Kazandıran Tüyolar
En İyi Analizler
En Başarılı Sinyal
En Çok Kazandıran Tüyolar

Online Yatırımcı Quizi

Quizlerimizi çözerek bilgilerinizi test edebilir ve eksik olduğunuz konularda deneyimli ekibimizden bilgi alabilirsiniz.

Haberler

  • ABD Merkez Bankası (Fed) Başkan Yardımcısı Philip Jefferson, gümrük vergileri ve bunlarla ilgili belirsizliklerin bu yıl ekonomik büyümeyi yavaşlatabileceğini ve enflasyonu artırabileceğini söyledi. Ancak para politikasının, gerekirse bu gelişmelere karşılık verebilecek uygun bir konumda olduğunu vurguladı.

    Jefferson, hükümet politikalarındaki belirsizliklerin arttığını ve tarifelerin fiyat artışı üzerinde geçici mi yoksa kalıcı mı bir etkisi olacağının henüz belli olmadığını ifade etti.

    Bu yıl için ekonomik büyüme tahminini düşürdüğünü söyledi, ancak ekonominin büyümeye devam edeceğini düşündüğünü de sözlerine ekledi.

    Jefferson bir konferansta “Şimdiye kadar duyurulan gümrük vergilerindeki artışlar kalıcı olursa, bu durum dezenflasyon sürecini negatif etkileyebilir ve geçici bir enflasyon artışına yol açabilir" dedi.

    Fed, geçen hafta politika faizini sabit tuttu ve ABD ekonomisinin artan işsizlik ve yükselen enflasyon riskiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekti.

    Yetkililer, Trump’ın tarifelerinin ekonomiye nasıl etki edeceği netleşmeden faiz indirimine yanaşmıyor.

    Jefferson: Bu yılki ekonomik büyüme beklentilerimi aşağı yönlü revize ettim

    Trump yönetimi ile Çin arasında kısa süre önce yapılan bir anlaşmayla gümrük vergileri 90 günlüğüne geçici olarak düşürüldü. Bu kapsamda, birçok Çin malına uygulanan ABD tarifeleri yüzde 145’ten yüzde 30’a indirildi.

    Ekonomistler, bu ateşkesin bu yıl tam ölçekli bir resesyon ihtimalini azalttığını ancak ABD ekonomisindeki yavaşlamayı engellemek için yeterli olmadığını söylüyor.

    Jefferson, son enflasyon verilerinin Fed’in yüzde 2’lik enflasyon hedefi doğrultusunda ilerleme gösterdiğini ancak hedefe henüz ulaşılmadığını söyledi.

    Nisan ayında açıklanan tüketici fiyat endeksi verilerine göre, ABD’de enflasyon beklentilerin altında kalmıştı.

    Öte yandan Jefferson, bu yıl için ekonomik büyüme beklentisini aşağı yönlü revize ettiğini, ancak ABD ekonomisinin büyümeye devam edeceğini düşündüğünü ifade etti.

    Kaynak: Bloomberg HT

  • ABD ile Çin arasında varılan ticaret ateşkesi, Başkan Donald Trump’ın uyguladığı gümrük tarifelerinin Kuzey Amerika ve Asya’daki imalat sektörlerinde ciddi etkiler yaratmasının hemen ardından geldi. GEP Küresel Tedarik Zinciri Dalgalanma Endeksi’ne göre, tedarik malzemelerini stoklama amacıyla yapılan alımların ardından Nisan ayında satın alma faaliyetlerinde keskin bir düşüş yaşandı.

    GEP Danışmanlık Başkan Yardımcısı John Piatek, “Tarifelerin askıya alınması, hem ABD’li hem de Çinli üreticiler için büyük bir rahatlama anlamına geliyor.” dedi. “Endeksimiz Çin’de imalat talebinin hızla düştüğünü, ABD’li üreticilerin ise tarifelere karşı önlem olarak temel girdileri yoğun şekilde stokladığını gösteriyor.” diye ekledi.

    Ancak Piatek’e göre bu ticaret anlaşması, ABD’li üreticilerin Çin’e bağlı riskleri nasıl azaltacaklarına dair kaygılarını hemen ortadan kaldırmayacak. “Şirketler, Çin’e olan bağımlılıklarını azaltmaya çalışırken hızla değişen ortam ve belirsizlik, üreticilerin geleceğe dair beklentilerini gölgeliyor; bu da sermaye yatırımlarını ve tedarik zinciri planlamalarını zayıflatıyor.” dedi.

    GEP Küresel Tedarik Zinciri Dalgalanma Endeksi, aylık olarak 27.000 işletmeden toplanan verilere dayanarak talep durumu, arz sıkıntıları, taşımacılık maliyetleri, stoklar ve sipariş birikimlerini izliyor. Piatek, “Ticaret savaşının ilk darbeleri küresel üreticilere ulaşmış durumda.” diyerek, ABD ile Çin arasında 90 gün süreyle geçerli olan tarifelerin kalıcı olarak kaldırılmaması ve ticaret geriliminin yeniden tırmanması durumunda daha büyük sorunların ortaya çıkabileceğini vurguladı.

    Nisan ayında veriler, Piatek’in deyimiyle “hokey sopası” şeklinde ani bir yükselişi işaret ediyor. Kuzey Amerika’daki şirketler, stoklarını endişe verici bir hızla artırırken, üreticilerde yavaşlayan talep ve tedarik sıkıntılarına dair ilk işaretler ortaya çıktı. Asya’daki satın alma faaliyetleri ise Aralık 2023’ten bu yana en düşük seviyesine geriledi.

    İmalat sektöründeki bu geri çekilmeyi dengeleyen tek olumlu gelişme ise Avrupa’da yaşanıyor. Kıta genelindeki sanayi durgunluğu sona erme aşamasına geldi. ABD ile ön anlaşma imzalayan ilk ülke olan Birleşik Krallık’ta tedarikçi faaliyetleri son 20 yılın en düşük seviyelerine yaklaşırken, Almanya ve Fransa’da geçen yıl yetersiz kullanılan tedarik zinciri kapasitesi yeniden büyüme sinyali veriyor. Ancak Piatek, küresel ticaret koşullarının kötüleşmesi durumunda bu eğilimin tersine dönebileceği uyarısında bulundu. GEP verileri ayrıca Nisan ayında Çin, Tayvan ve Güney Kore öncülüğünde Asya tedarik zincirlerinde boş kapasitenin arttığını gösteriyor.

    Virginia Limanı CEO’su Stephen Edwards, CNBC’ye verdiği röportajda, tedarik zincirinin Çin’den daha çok Güneydoğu Asya, Güney Asya ve Avrupa’ya kayması durumunda limanlarının bu büyümeye hazır olduğunu söyledi.

    Edwards, “Son dört yıldaki en hızlı büyümemiz Hindistan alt kıtasıyla başladı, ardından Vietnam ve Avrupa geldi.” dedi.

    Virginia Limanı’nda Çin ile yapılan ticaret ise son dört yılda sabit seyrediyor.

    “Avrupa Birliği’nden sonra en büyük ikinci ticaret ortağımız hâlâ Çin. Bu nedenle önemli bir aktör olmaya devam ediyor.” diyen Edwards, “Ancak bu denge zamanla değişirse, yeni ticaret ortamı ne olursa olsun fırsatlar doğacaktır. Henüz ticaret anlaşmalarını görmedik ama Çin’in rolü azalırken Güneydoğu Asya ve Avrupa’nın öne çıkacağına inanıyoruz. Biz bu değişime hazırız.” ifadelerini kullandı.

    Kaynak: cnbc

  • ABD-Çin ticaret savaşının yumuşamasıyla birlikte hisse senetleri piyasalarında Trump’ın yüksek vergileri açıkladığı “Kurtuluş Günü” zararları geri alınmaya başlandı.

    S&P 500 Pazartesi gününü yüzde 3,3 yükselişle kapatırken Nasdaq 100 yeniden boğa piyasasına girdi. Vadeliler sabah saatlerinde yüzde 3 civarı kayıp yaşadı.

    Asya piyasalarının çoğunluğu pozitif seyrederken Japon Topix üst üste 13. günü yükselişle kapamaya hazırlanıyor. ABD-Çin görüşmelerinde kaydedilen ilerleme doları da yukarı taşıdı.

    Bloomberg Dolar Endeksi Pazartesi yüzde 1’in üzerinde yükselirken kapanış bazında 6 Kasım’dan beri en hızlı günlük yükselişini kaydetti.

    Güvenli limanlardan çıkışın hızlanmasıyla tahvil getirileri de artıyor. ABD 10 yıllık tahvil getirisi 9 baz puan yükselerek yüzde 4,47’ye ulaştı. Getiri yüzde 4,45’ten işlem gördü. Spot altın Pazartesi yüzde 2,7 düşüşle ons başına 3.236 dolara geriledi. Brent petrol hafif ekside ve 64,8 dolardan alıcı buluyor.

    ABD'de kritik veriler bekleniyor

    ABD Nisan ayı tüketici enflasyonu verileri, ılımlı da olsa tarifelerin yarattığı ilk etkiyi görmek açısından önemli olacak.

    Bloomberg anketine göre ABD’de tüketici fiyatlarının Nisan’da Mart’a göre yüzde 0,3 arttığı tahmin ediliyor. Çin mallarına uygulanan yüksek gümrük vergilerinin etkisinin veride görülmesi beklenmekle birlikte, yeni gümrük vergileri yürürlüğe girmeden önce ABD’ye gelen birçok ithal mal nedeniyle bu etkinin sınırlı kalması muhtemel.

    Bloomberg Economics’in Anna Wong liderliğindeki ekonomistleri Pazartesi günü yayınladıkları notta, “Çin’den ithalatın yoğun olduğu oyuncak, ayakkabı ve giyim gibi TÜFE kategorilerinde ılımlı bir enflasyon görebilir” diye yazdı. Ekonomistler, seyahat ve barınma gibi hizmet kategorilerini de takip edecek.

    Bu arada Fed üyeleri tarifelerin enflasyonist etkilerini vurgulamaya devam ediyor. Fed üyesi Adriana Kugler gümrük vergilerinin büyümeyi olumsuz etkileyerek enflasyonu artıracağı konusunda uyarıda bulundu. Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee de New York Times röportajında benzer görüşleri dile getirdi. Fed üyelerinden gelen şahin açıklamalarla birlikte swap piyasalarında bu yıl iki Fed faiz indirimi fiyatlanıyor.

    Kaynak: Bloomberg HT

  • Bu haftaki politika toplantısının ardından görüş bildiren ilk ABD Merkez Bankası (Fed) yetkilileri, Cuma günü yaptıkları açıklamalarda, Trump yönetiminin ticaret politikasının ekonomik görünüme yönelik riskleri artırdığı bir ortamda, mevcut belirsizliklerin para politikasında temkinli bir yaklaşımı gerekli kıldığını yinelediler.

    New York Fed Başkanı John Williams, Bloomberg TV’ye verdiği röportajda, mevcut Fed politikası için “iyi bir konumdayız” ifadelerini kullandı. Ticaret politikalarındaki belirsizlik ortamında para politikasının nereye gideceğine dair spekülasyondan kaçınan Williams, “Ticaret politikasıyla ilgili daha fazla veri ve bilgi toplayalım, ekonomiye etkisini görelim, sonra da bu durumun Fed’in bir sonraki adımları açısından ne anlama geldiğine karar verelim” dedi.

    Fed Yönetim Kurulu Üyesi Adriana Kugler ise ayrı bir Bloomberg TV röportajında, sağlıklı ekonomik görünümün “bize enflasyon baskılarını azaltmak için zaman kazandırdığını” ve bu sayede bir sonraki adım için henüz acele edilmesine gerek olmadığını söyledi. Hem Williams hem de Kugler, mevcut faiz seviyelerinin ekonomik faaliyeti sınırlayıcı ama yalnızca sınırlı ölçüde olduğunu belirtti.

    Fed, Çarşamba günü gösterge faiz oranını %4,25–%4,50 aralığında sabit tutarken, artan ekonomik belirsizliklere dikkat çekti. İki gün süren politika toplantısının ardından basın toplantısı düzenleyen Fed Başkanı Jerome Powell, “Belirsizliklere rağmen ekonomi hâlâ güçlü bir konumda” dedi ve “Mevcut para politikası duruşumuzun, olası ekonomik gelişmelere zamanında yanıt verme konusunda bizi iyi bir pozisyonda tuttuğuna inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

    Trump yönetiminin ticaret politikası, Fed ve genel ekonomi açısından en büyük belirsizlik kaynağını oluşturuyor. Üretimi yeniden ABD’ye çekmeyi amaçlayan Trump, özellikle Çin başta olmak üzere birçok ülkeye yüksek gümrük vergileri uyguladı.

    Birçok ekonomist, bu ithalat vergilerinin halihazırda Fed’in %2 hedefinin üzerinde olan enflasyonu daha da artıracağını düşünüyor. Aynı zamanda bu durumun ekonomik büyümeyi yavaşlatması ve işsizliği artırması bekleniyor. Ancak sürecin nasıl gelişeceği belirsizliğini koruyor; Trump’ın sık sık tarifelerde değişiklik yapması ve birçok ticaret anlaşmasının "yakında tamamlanacağı" yönündeki açıklamaları, görünümü daha da karmaşık hale getiriyor.

    Cuma günü İzlanda’daki bir konferansta konuşan Williams, televizyondaki röportajından önce yaptığı açıklamada, “Benim görüşüm, bu yıl büyümenin geçen yıla göre oldukça yavaş olacağı, enflasyonun artacağı ve işsizliğin yıl boyunca yükseleceği yönünde” dedi.

    ZORLU DENGELEMELER

    Tarifelerin ekonomik etkisi, Fed’in faiz oranlarını belirleyen Açık Piyasa Komitesi (FOMC) açısından ciddi zorluklar doğuruyor. Enflasyonu düşük tutmak ve istihdam piyasasını güçlü kılmakla görevli olan politika yapıcılar, bu iki hedef arasında öncelik verme konusunda zor kararlarla karşı karşıya kalabilir.

    Aynı etkinlikte konuşan Fed Yönetim Kurulu Üyesi Michael Barr da, tarifelerin enflasyonu artırırken işgücü piyasasını zayıflatabileceği görüşüne katıldığını ifade etti. Barr, “Eğer hem enflasyon hem işsizlik artarsa, FOMC zorlu bir pozisyonda kalabilir” dedi. Yine de, “Ekonominin güçlü başlangıç noktası ve enflasyonu %2 hedefine yaklaştırma yönünde elde edilen ilerleme göz önüne alındığında, para politikası gelişen koşullara uyum sağlama açısından iyi bir konumda” şeklinde konuştu.

    Fed, tarifelerin enflasyon üzerindeki etkisini ilk kez Salı günü açıklanacak olan Nisan ayı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verisiyle görmeye başlayabilir. Bank of America ekonomistleri Cuma günü yayınladıkları notta, “Tarifelerin enflasyon verilerini Nisan ayında etkilemeye başlamasını, Mayıs ve Haziran’da ise daha net yansımasını bekliyoruz” dedi. “Bu tarife kaynaklı enflasyonun geçici olacağını öngörüyoruz, ancak kalıcı olma ihtimalini dışlamıyoruz.”

    Fed yetkilileri görev tanımlarının iki tarafını dengelemekte zorlanabileceklerini kabul etseler de, enflasyon baskılarını kontrol altında tutmanın kritik olduğu konusunda hemfikirler.

    Kaynak: Reuters

  • ABD Başkanı Trump, İngiltere ile vardıkları ticaret anlaşmasını kamuoyuna açıklamak için Oval Ofis'te düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    Trump, daha fazla anlaşma olup olmayacağına yönelik soruya, "Çok yakınız. Çok sayıda anlaşmamız olacak." cevabını verdi.

    ABD Hazine Bakanı Scott Bessent'in İsviçre'de Çinli yetkililerle görüşeceğini anımsatan Trump, bunun çok önemli olduğunu ifade etti.

    Söz konusu görüşme iyi geçerse Çin'e yönelik gümrük vergilerini düşürüp düşürmeyeceği sorulan Trump, "Olabilir yani göreceğiz. Şu anda yüzde 145'te daha yükseğe çıkamazsınız yani düşeceğini biliyoruz." dedi.

    Trump, Çin'in kendilerine muazzam bir ticaret fazlası verdiğini ve bunun olmaması gerektiğini ifade etti.

    Tarifeler dolayısıyla Çin ile ticaretin yavaşlamasının "iyi bir şey" olduğunu savunan Trump, bunun daha az para kaybettikleri anlamına geldiğini söyledi.

    "AB anlaşma yapmayı çok istiyor"

    Trump, Avrupa Birliği'nin (AB) ticarette kendilerine adaletsiz davrandığını öne sürerek, AB'nin de anlaşma yapmayı "çok istediğini" dile getirdi.

    Tarifelerin ülkeye yararına değinen Trump, yeniden göreve başlamasından bu yana ABD'ye yapılacağı açıklanan yatırımların 10 trilyon dolara yaklaştığını söyledi.

    ABD'nin daha önce çip üretiminde "tekel" olduğunu belirten Trump, "Eğer biz, 'Çip üretimini Tayvan'a taşımak istiyorsanız sorun değil, ama ABD'ye geri satmak istiyorsanız, yüzde 50-100 gümrük vergisi koyacağız.' deseydik asla ABD'den gitmezlerdi." ifadelerini kullandı.

    Trump, İngiltere ile yapılan anlaşma kapsamında yüzde 10'luk temel tarifenin yürürlükte kalmasının gelecek anlaşmalar için bir model olup olmadığına yönelik soruya, "Hayır. Bu, düşük bir rakam. Onlar iyi bir anlaşma yaptılar. Bazıları çok daha yüksek olacak çünkü büyük ticaret fazlaları var." cevabını verdi.

    "Şimdi hisse alsanız iyi olur"

    Faizleri indirmeye davet ettiği ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell ile konuşmanın "bir duvarla konuşmak gibi" olduğunu söyleyen Trump, "İngiltere Merkez Bankası faiz indirdi, Çin indirdi, onun dışında herkes faiz indiriyor. 'Çok geç Powell' Bu, onun lakabı."

    Trump, vergi indirimlerini kalıcı hale geçirecek yasa tasarısına da değinerek şöyle devam etti:

    "Bu tasarı için çok fazla desteğimiz var. Eğer bu gerçekleşirse yaptığımız tüm bu ticaret anlaşmalarının üzerine, bu ülke öyle bir noktaya gelecek ki.. Şimdi gidip hisse senedi alsanız iyi olur. Ülke roket gemisi gibi yükselecek. Bu, daha önce kimsenin görmediği rakamlar olacak."

    Kaynak: Bloomberg HT

  • Amerikan Merkez Bankası (Fed), Çarşamba günü faiz oranlarını sabit tuttu ancak yüksek enflasyon ve işsizlik risklerinin arttığını belirterek, Başkan Donald Trump’ın tarifelerinin etkileriyle ilgili belirsizliklerin ABD ekonomisi üzerindeki etkisini vurguladı. Fed Başkanı Jerome Powell, şu anda ekonominin istikrarlı büyümesini sürdürüp sürdüremeyeceğinin ya da artan belirsizlik ve potansiyel enflasyon artışı nedeniyle zayıflayıp zayıflamayacağının net olmadığını söyledi. Powell, bu durumun, Fed’in para politikasıyla ilgili doğru bir yanıt vermesini zorlaştırdığını belirtti ve "Bu durumda ne yapmamız gerektiği net değil" dedi.

    Powell, ABD Merkez Bankası'nın ekonominin gelişimini dikkatle izlediğini ve Trump’ın politikalarının tam olarak etkisini gösterene kadar belirsizliğin devam edeceğini ifade etti. Fed, faiz oranlarını %4,25-%4,50 aralığında sabit tutarken, ekonomik belirsizliğin arttığını ve enflasyon ile işsizlik risklerinin yükseldiğini belirtti.

    Thomas Simons, Jefferies’in başekonomisti, Mart ayındaki Fed toplantısından bu yana yaşanan ticaret belirsizliklerinin, iş dünyası ve tüketici anketlerinde olumsuz bir hava yarattığını ve ekonomik görünümü daha da belirsizleştirdiğini belirtti. Powell, işgücü kazançlarının devam ettiğini ve ekonominin "sağlam bir hızda" büyümeye devam ettiğini söyledi. Ancak, son çeyrekteki ekonomik daralma, ithalat artışının etkisiyle kaydedilen bir düşüş olarak yorumlandı.

    Fed’in "Bej Kitap" raporunda ise, iş dünyasında ertelenen kararlar, düşen talep ve yükselen fiyatlar hakkında endişeler yer alıyor. Powell, "İşletmeler ve haneler endişeli ve çeşitli ekonomik kararları erteliyor" diyerek, bu belirsizliğin veriye yansıyabileceğini vurguladı. Ancak Fed, ekonomi ne yöne kayarsa kaysın, iki temel hedefi olan %2 enflasyon ve tam istihdam hedefine ulaşma konusunda net bir strateji geliştirebilmesi için daha fazla veriye ihtiyaç duyuyor.

    Powell, “Mevcut para politikası duruşu, potansiyel ekonomik gelişmelere zamanında yanıt verme konusunda bizi iyi bir konumda bırakıyor” diyerek, Trump yönetiminin ilk aylarında Fed’in benimsemiş olduğu "bekle-gör" yaklaşımını sürdürdüğünü belirtti.

    Borsa, Fed’in kararının ardından yükselişe geçti ve ABD Doları, diğer para birimleri karşısında değer kazandı. Ancak Fed’in politika yönü, işgücü ve enflasyon risklerine bağlı olarak belirlenecek. Zayıf bir işgücü piyasası, faiz indirimine yol açarken, yüksek enflasyon, para politikasının sıkı tutulması gerektiği anlamına gelecektir. Şu anda, Fed'in belirsizliğin netleşmesini bekleyerek "bekle-gör" durumunda kaldığı ifade ediliyor.

    Kaynak: Reuters

  • Çin Merkez Bankası (PBoC), ABD ile karşılıklı tarife artışlarıyla tırmanan ticaret gerilimine karşı ekonominin ve finans piyasalarının istikrarını sağlamak üzere para politikası tedbirleri açıkladı.

    Çinli yetkililer, ABD ile yaşanan ticaret savaşının yol açtığı ekonomik zararı hafifletmek amacıyla faiz indirimleri ve büyük çaplı likidite enjeksiyonunu içeren bir dizi teşvik önlemi açıkladı.

    Çin Merkez Bankası (PBOC), 8 Mayıs’tan itibaren yedi günlük ters repo işlemlerinin faiz oranını, yani gösterge faiz oranını, 10 baz puan düşürerek yüzde 1,40’a indirecek. Diğer faiz oranları da bu kilit oranla uyumlu olarak düşürülecek.

    Bankaların rezerv olarak tutmak zorunda olduğu nakit miktarını belirleyen zorunlu karşılık oranı (RRR) da 15 Mayıs’tan itibaren 50 baz puan indirilecek ve ortalama seviye yüzde 6,2’ye çekilecek. PBOC Başkanı Pan Gongsheng, basın toplantısında, Eylül ayından bu yana yapılan ilk RRR indiriminin 1 trilyon yuan (138 milyar dolar) likidite sağlayacağını açıkladı.

    Merkez Bankası zorunlu karşılık oranını en son Eylül 2024'te düşürmüştü.

    Bu açıklamalar, ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ve baş müzakereci Jamieson Greer’ın, Çin’in üst düzey ekonomi yetkilisi He Lifeng ile bu hafta sonu İsviçre’de görüşeceğinin duyurulmasından kısa bir süre sonra geldi. Bu görüşmeler, her iki tarafın da geri adım atıyor gibi görünmek istemediği uzun süren gümrük tarifeleri geriliminden sonra tansiyonu düşürmek için ilk fırsat olarak görülüyor. Bu gerginlikler, küresel piyasalarda dalgalanmalara ve tedarik zincirlerinde bozulmalara yol açtı.

    Kaynak: Bloomberg HT

  • ABD Başkanı Donald Trump'ın bazı ülkelerle ticaret anlaşmalarının bu hafta tamamlanabileceğini açıklamasının ardından, başta Güney Kore, Japonya ve Hindistan olmak üzere Asya ülkeleri müzakerelere hız vermiş durumda.

    Konuya yakın kaynaklar, Hindistan’ın ABD’ye belirli bir ithalat miktarına kadar çelik, otomobil parçaları ve ilaçlara karşılıklı olarak sıfır gümrük vergisi uygulanmasını teklif ettiğini bildirdi.

    Bu eşiğin üzerinde ithal edilen sanayi ürünlerine normal gümrük vergileri uygulanmasının önerildiği bilgisini veren kaynaklar, bu teklifin geçen ayın sonlarında Washington’u ziyaret eden Hintli yetkililer tarafından yapıldığını ve ikili bir ticaret anlaşmasının sonbahara kadar tamamlanmasının hedeflendiğini belirttiler.

    Kaynaklara göre, taraflar, Trump’ın yüksek oranlı tarifelere verdiği 90 günlük ara sona ermeden, özellikle belli sektörler üzerinde bir uzlaşma sağlamaya odaklanıyor. Öte yandan Japonya’nın baş müzakerecisi Ryosei Akazawa da iki tarafın otomobil ihracatına uygulanan gümrük vergileri konusunda anlaşmazlık yaşadığına yönelik haberlere rağmen, haziran ayında ABD ile ticaret anlaşmasına varılacağına dair umutlarını dile getirdi.

    Akazawa, ABD’den Tokyo’ya dönüşünde gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD’li yetkililerle “çok derinlemesine görüşmeler” yaptığını ancak ayrıntılara girmeyeceğini söyledi. Akazawa, ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer ve Ticaret Bakanı Howard Lutnick gibi yetkililerle bir araya geldi.

    Kyodo’nun haberine göre ise Washington, Japonya’nın vergilerden tamamen muaf tutulma talebini reddetti, ancak ülkeye özel yüzde 14’lük gümrük vergisini düşürebilir. Japonya Maliye Bakanı Katsunobu Kato da daha önceki açıklamalara açıklık getirerek, ülkesinin ABD Hazine tahvillerinin satışını Washington ile ticaret görüşmelerinde bir koz olarak kullanmayacağını söyledi.

    Kaynak: Bloomberg HT

  • OPEC+ kaynaklarına göre, OPEC+ petrol üretim artışlarını hızlandıracak ve Kasım ayına kadar günlük 2,2 milyon varil daha petrolü piyasaya sürebilecek. Bu karar, grup lideri Suudi Arabistan’ın, bazı üyelerinin üretim kotalarını aşmalarını cezalandırma amacı taşıyor.

    OPEC+, Nisan ayında, fiyatların zayıf olduğu ve talebin yavaşladığı bir dönemde, beklenenden büyük bir üretim artışı kararı alarak petrol piyasalarını şok etti. OPEC’in fiili lideri Suudi Arabistan, bu hamleyi, Irak ve Kazakistan’ın üretim kotalarına uymamaları nedeniyle onları cezalandırmak için tasarladı; Riyad, piyasa desteği sağlamayı artık istemediğini de açıkladı.

    Bu gelişmeler, ABD Başkanı Donald Trump’ın Suudi Arabistan’ı ziyaret etmesi ve bir silah paketini ve nükleer anlaşmayı görüşmesi öncesinde yaşanıyor. Trump, enflasyon baskılarıyla karşı karşıya kaldığı evinde, OPEC+’tan daha fazla petrol pompalamasını defalarca talep etti.

    Suudi Arabistan’ın politika değişikliği, ülkenin pazar payını artırmak istediğini gösteriyor; bu, piyasa dengesini sağlamak için üretimi derin kesintilerle dengelemeye yönelik beş yıl süren bir dönemin ardından gelen büyük bir değişim.

    OPEC+, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve Rusya gibi müttefikleri içeren grup, günlük yaklaşık 5 milyon varil veya küresel talebin %5’ini kesiyor. Bu kesintiler, piyasayı desteklemek amacıyla 2022’den itibaren çeşitli aşamalarda kabul edildi ve çoğu kesinti 2026 sonuna kadar devam edecek.

    Aralık ayında OPEC+, toplam kesintilerin 2,2 milyon varil/günlük gönüllü kısmının Eylül 2026 sonuna kadar kademeli olarak sona erdirilmesini kabul etti, ancak Nisan ayında bu sürecin Mayıs itibarıyla hızlandırılmasına karar verdi.

    Grup, Cumartesi günü Haziran için bir başka büyük üretim artışı kararı alarak, Nisan, Mayıs ve Haziran’daki toplam üretim artışını yaklaşık 1 milyon varil/güne çıkarmayı planladı.

    OPEC+ içindeki kaynaklar, bu eğilimi sürdürecek ve Haziran ayında, Irak, Kazakistan ve diğer geri kalmış ülkeler kotaya uyum sağlamaz ve telafi kesintilerini yapmazsa, Temmuz ayında bir başka 411.000 varil/günlük artış kararı alması bekleniyor dedi.

    Bir kaynak ise, Suudi Arabistan, Cumartesi günü kötü uyum gösteren ülkelere yönelik uyarılarını yineledi, diye belirtti.

    OPEC, Suudi Arabistan hükümetinin iletişim ofisi ve Rusya Başbakan Yardımcısı Alexander Novak’ın ofisi, yorum talebine hemen cevap vermedi.

    Bir kaynak, sekiz üye tarafından yapılan 2,2 milyon varil/günlük kesintilerden bahsederek, eğer uyum sağlanmazsa, gönüllü kesintiler Kasım ayına kadar geri alınacak dedi.

    Geçen ay Kazakistan, OPEC+’ı hiçe sayarak, enerji bakanının, petrol üretim seviyeleri belirlerken ulusal çıkarları OPEC+’ın çıkarlarından önde tutacağını açıklamıştı. Kazakistan’ın Nisan ayındaki petrol üretimi, %3'lük bir düşüşe rağmen, OPEC+ kotasını aşarak yükseldi.

    Nisan ayında, OPEC+ üretim artışlarının hızlanması ve Trump’ın tarifelerinin küresel ekonomik durgunluk endişelerini artırmasıyla petrol fiyatları dört yılın en düşük seviyesine, varil başına 60 doların altına düştü.

    UBS analisti Giovanni Staunovo, hızlanan üretim artışlarıyla ilgili haberler, uyum sağlanana kadar petrol fiyatları üzerinde baskı yapacak, dedi.

    Kaynak: Reuters

  • Çin, ABD’nin ticaret görüşmelerini başlatma yönündeki girişimlerini değerlendirdiğini açıkladı. Bu durum, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında süregelen ticaret savaşını çözmeye yönelik müzakerelerin başlayabileceğine işaret ediyor. Söz konusu ticaret savaşı, küresel piyasalarda belirsizliğe ve ekonomik yavaşlamaya neden olmuştu.

    Çin Ticaret Bakanlığı, ABD’li üst düzey yetkililerin son dönemde “ilgili taraflar aracılığıyla” defalarca temas kurduğunu belirterek, bu girişimlerin tarifeler konusunda müzakereleri başlatma amacı taşıdığını duyurdu. Ancak Çin, müzakerelere başlamadan önce ABD’nin tüm tek taraflı tarifeleri kaldırmasını şart koştu. Aksi takdirde, Washington’un “samimiyetsizlik” gösterdiği ve “karşılıklı güveni zedelediği” değerlendiriliyor.

    ABD Başkanı Donald Trump bu yıl Çin ürünlerine %145’e varan gümrük tarifeleri uygularken, Çin de %125’lik misilleme tarifeleri getirdi. Her iki ülke de kritik ürünlerde bazı muafiyetler tanıyarak ekonomik etkileri sınırlamaya çalıştı. Çin dış piyasalarında yuan, açıklamaların ardından ABD doları karşısında %0,14 değerlendi. Hong Kong Hang Seng Endeksi ise %1,6 yükseldi.

    Bu açıklamalar, taraflardan gelen çelişkili mesajların ardından geldi. Her iki taraf da geri adım atan taraf olarak görünmek istemiyor. Öte yandan, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Çin’in görüşmelere hazır olduğunu belirtti.

    Ancak uzmanlar, kapsamlı bir anlaşmanın zaman alacağını ve karmaşık bir süreç gerektireceğini vurguluyor. Eurasia Group’tan Dan Wang’a göre, Trump’ın öngörülemezliği Çin’i temkinli olmaya itiyor. Wang, görüşmelerin başlamadan önce tüm detayların gizli şekilde uzlaşıya bağlanmasının muhtemel olduğunu belirtti. Bu nedenle, tarafların siyasi olarak geri adım atmadan fiilen bazı adımlar atabileceği, uzun sürecek bir geçici ateşkes ihtimalinden söz ediliyor.

    The Conference Board’tan Alfredo Montufar-Helu ise, müzakerelerin tarafların ekonomik güvenlik öncelikleri nedeniyle hassas geçeceğini ifade etti. Çin’in en önemli taleplerinden biri, müzakereler süresince tarifelerin eski seviyelere çekilmesi olacak. Bu adım şirketler için rahatlatıcı olabilir, ancak Trump yönetiminin bu teklife nasıl yanıt vereceği belirsiz.

    ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, mevcut tarife seviyelerinin Çin için sürdürülebilir olmadığını ve büyük bir anlaşmanın mümkün olduğunu söyledi. Beyaz Saray Ekonomi Danışmanı Kevin Hassett ise, bazı alanlarda ilerleme sinyalleri verildiğini belirtti. Economist Intelligence Unit’ten Tianchen Xu da, tarafların birbirinden önce geri adım atmasını beklediğini ifade etti.

    Son olarak, Trump bazı ithal otomobil ve elektronik ürünlerdeki tarifeleri geri çekerken, Çin de ilaç, yarı iletken, havacılık ekipmanı gibi alanlarda gümrük muafiyetleri tanıdı. Yine de Çin, müzakerelere başlamadan önce tüm tarifelerin kaldırılması gerektiğini net biçimde vurguluyor. Wang, Çin’in bu süreçte kontrollü bir ayrışma yürüttüğünü ve ABD’nin hamlelerine temkinli yaklaştığını söylüyor.

    Kaynak: cnbc

Analizler

  • Japon Yeni (JPY), Perşembe günü Asya seansında pozitif seyrini sürdürdü. Buna ek olarak, ABD Doları’nda (USD) gözlenen hafif satış baskısı, USD/JPY paritesinde üçüncü gün üst üste aşağı yönlü baskı oluşmasına neden oldu. Çarşamba günü açıklanan Japonya’nın toptan eşya enflasyonu verileri, şirketlerin maliyetleri tüketicilere yansıtmaya devam ettiğini gösterdi ve Japonya’da kalıcı fiyat artışlarına ilişkin endişeleri artırdı. Ayrıca, Japonya Merkez Bankası (BoJ) Başkan Yardımcısı Shinichi Uchida’nın hafta başında yaptığı şahin açıklamalar, para politikasında ilave sıkılaşma beklentilerini destekleyerek Yen’e güç kazandıran önemli bir unsur oldu.

    Bunun yanında, küresel risk iştahındaki hafif zayıflama — borsalarda genel olarak gözlenen temkinli hava — güvenli liman olan Yen’i destekleyen bir diğer unsur olarak öne çıktı. Öte yandan, ABD Doları yatırımcı ilgisi çekmekte zorlanıyor; çünkü piyasalar, gün içinde açıklanacak Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) verisi ve Fed Başkanı Jerome Powell’ın konuşması öncesinde temkinli davranmayı tercih ediyor. Bu arada, ABD-Çin ticaret savaşının yatışacağına dair artan iyimserlik, Yen’in yükselişini sınırlayabilir. Ayrıca, Fed’den agresif faiz indirimi beklentilerinin azalması da doların ve paritenin kayıplarını sınırlandırabilir.

    Teknik açıdan bakıldığında, USD/JPY paritesi, Nisan ayında görülen yılın en düşük seviyesinden başlayan toparlanmada 23,6% Fibonacci düzeltme seviyesinin üzerine çıkmakta zorlanıyor. Saatlik grafiklerdeki negatif teknik göstergeler, paritenin 146,00 seviyesinin altına sarkarak 145,60 bölgesini veya Çarşamba günü görülen haftalık dip seviyeyi yeniden test etme olasılığını destekliyor. Bu seviyenin ardından 145,35-145,30 civarındaki 38,2% Fibonacci düzeltme seviyesi geliyor. Bu seviyenin de altına inilirse, fiyatlar psikolojik olarak önemli olan 145,00 seviyesine ve ardından 144,70-144,65 aralığına kadar gerileyebilir. Bu bölge, 4 saatlik grafikte 200 periyotluk basit hareketli ortalamanın geçtiği nokta olması açısından kritik bir destek noktasıdır. Bu seviyenin altında gerçekleşecek net bir kırılma, yılın en düşük seviyesinden başlayan toparlanmanın sona erdiğine işaret edebilir ve daha derin düşüşlerin yolunu açabilir.

    Diğer yandan, yukarı yönlü hareketlerde 146,60 seviyesi (23,6% Fibonacci düzeltmesi) ilk direnç olarak izlenebilir. Bunun üzerinde 147,00 seviyesi önemli bir eşik oluşturur. Bu seviyenin üzerinde kalıcı bir yükseliş, gün içi kısa vadeli pozisyon kapamalarını tetikleyebilir ve paritenin 147,70 seviyesine, oradan da 148,00 seviyesine yönelmesine neden olabilir. 148,25-148,30 direncinin de aşılması halinde, 148,65 civarındaki — pazartesi günü görülen bir aylık zirveye yakın — güçlü direnç test edilebilir. Bu seviyenin kırılması durumunda, spot fiyatların 149,00 seviyesini yeniden kazanması mümkün olabilir.

  • Gümüş (XAGUSD), bir önceki günün geri çekilmesinin ardından $33.20-$33.25 direnç bölgesinden yeni satış baskısı çekerek Çarşamba günü Asya seansında bazı takip satışları gördü. Beyaz metal, son saat içinde $31.60 civarına kadar gerileyerek günün yeni dip seviyesini kaydetti; ancak, karışık teknik görünüm, derinleşen kayıplara yönelik pozisyon almadan önce temkinli olmayı gerektiriyor.

    Nisan ayında yılın en düşük seviyesi olan $28.45 seviyesinden yaşanan güçlü toparlanma ışığında, üç hafta önce başlayan aşağı yönlü kanal boyunca gerçekleşen son fiyat hareketi, boğa bayrağı formasyonunu işaret ediyor. Ancak, gece boyu trend-kanal direncini aşma girişiminin başarısız olması, $33.25 bariyerini geçmeden anlamlı bir yükselişe yönelik pozisyon almadan önce beklemenin daha temkinli bir yaklaşım olacağını gösteriyor.

    XAGUSD, $33.70 seviyesindeki ara direnç noktasına doğru pozitif hareketi hızlandırabilir ve ardından $34.00 yuvarlak seviyesini hedefleyebilir. Ek satış baskısının devamı, Mart ayındaki aylık zirve olan $34.55-$34.60 bölgesine doğru daha fazla kısa vadeli yükselişi tetikleyebilir.

    Öte yandan, $32.40 seviyesindeki yakın destek altına düşüş, XAG/USD'yi $32.00 altına gerileyerek Pazartesi günü görülen haftalık dip seviyesini yeniden test etmeye zorlayabilir. Ardından, $31.70 civarındaki bölgeyi, yani aylık düşük seviyeyi takip edebilir. Bu seviyenin altında bir kırılma, beyaz metali, şu anda $31.35 civarında bulunan aşağı yönlü kanal desteğine yönlendirebilir. Bu desteğin belirgin bir şekilde kırılması, ayıların önemli bir tetikleyici olarak görmesi ve daha derin kayıpların önünü açması anlamına gelebilir.

  • USDCHF, önceki seansta %2'den fazla kazanç sağladıktan sonra Salı günü Asya seansında 0,8430 civarına gerileyerek çekilme yaşadı. Bu geri çekilme, ABD Doları'nın (USD) zayıflamasıyla ilgili olabilir ve teknik bir düzeltme olarak değerlendiriliyor.

    ABD Doları Endeksi (DXY), altı büyük para birimi karşısında yeşil doların hareketini izleyen endeks, yazım anında 101,50 civarına düşerek değer kaybetti. Yatırımcılar, gün içinde açıklanacak olan ABD Tüketici Fiyat Endeksi (CPI) raporuna odaklanmış durumda. Analistler, ana başlık CPI’nin aylık %0,3 artış göstermesini bekliyor; bu, %0,1’lik düşüşten bir toparlanma anlamına geliyor. Çekirdek CPI'nin de %0,3 artması bekleniyor, önceki oran ise %0,1’di. Yıllık bazda her iki göstergenin de değişmemesi öngörülüyor.

    USD/CHF paritesindeki önceki yükseliş, ABD-Çin ticaret görüşmelerindeki olumlu gelişmelerden kaynaklandı. Hafta sonu, iki ülke İsviçre'de önemli bir ön anlaşmaya vardı ve bu anlaşma, gümrük tarifelerinin önemli ölçüde düşürülmesi amacı taşıyor. Anlaşma kapsamında, ABD Çin mallarına uyguladığı tarifeleri %145'ten %30'a indirirken, Çin de ABD ürünlerine uyguladığı tarifeleri %125'ten %10'a düşürecek. Bu anlaşma, piyasa beklentilerini iyileştirdi ve küresel ticaret ilişkilerinin istikrar kazanabileceği yönünde olumlu bir adım olarak değerlendirildi.

    Ticaret gerilimlerindeki bu gevşeme, daha riskli varlıklara olan talebi artırarak güvenli liman olan İsviçre Frangı (CHF) üzerinde baskı yarattı. Ayrıca, 10 yıllık İsviçre hükümet tahvili getirisi, küresel borçlanma maliyetlerindeki artışla birlikte %0,37'ye yükseldi ve yatırımcı risk iştahındaki artışı yansıttı.

    Ancak, İsviçre tahvil getirilerindeki artış, İsviçre Merkez Bankası’nın (SNB) daha fazla para politikası gevşetme beklentileriyle sınırlı kaldı. Geçen hafta, SNB Başkanı Schlegel, enflasyon hedefinin altında kalmaya devam etmesi durumunda bankanın döviz piyasalarına müdahale etmeye ve faiz oranlarını negatif bölgeye çekmeye hazır olduğunu yineledi.

  • EURJPY paritesi, Pazartesi günü pozitif ivme kazandı ve Asya seansında 164,20 civarında, bir haftanın en yüksek seviyesine sıçradı, ancak devamlılık sağlanamadı. Spot fiyatlar, günlük zirveden yaklaşık 50 pip geri çekildi ve şu anda 163,85-163,80 bölgesinde işlem görüyor. Yine de gün içerisinde Japon Yeni'nin (JPY) zayıflamasıyla %0,20'lik bir artış kaydediyor.

    Beyaz Saray, Pazar günü yaptığı açıklamada, İsviçre'deki yüksek riskli toplantının ardından Çin ile bir ticaret anlaşmasına varıldığını duyurdu. Bu son iyimserlik, yeni bir haftanın başında küresel risk iştahını artırarak geleneksel güvenli liman varlıklarına olan talebi zayıflattı, bu da JPY'yi olumsuz etkiledi. Bunun yanı sıra, ABD tarifelerinin belirsizliği nedeniyle Japonya'nın büyüme görünümüne dair endişeler, JPY üzerinde baskı yaratmaya devam ediyor.

    Ancak, traderlar agresif yönlü pozisyon almaktan çekiniyor ve anlaşmaya dair daha fazla detay için ABD-Çin ortak açıklamasını beklemeyi tercih ediyorlar. Ayrıca, Japonya'da daha geniş ve kalıcı fiyat artışları endişesiyle Bank of Japan'ın (BoJ) 2025'te faiz oranlarını tekrar artıracağına dair beklentiler, JPY'nin daha derin kayıplarını sınırlıyor. BoJ'nin Mart toplantısının tutanakları, merkez bankasının enflasyon eğilimleri devam ederse faiz artırmaya hazır olduğunu gösterdi.

    Bunun dışında, US Doları'ndaki (USD) ılımlı artış, ortak para birimi üzerinde baskı oluşturarak EUR/JPY paritesinin artışını sınırlıyor. Aynı zamanda, Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) enflasyonun yavaşlaması ve büyüme için artan aşağı yönlü riskler nedeniyle faiz indirimlerine devam edeceği beklentisi, BoJ’nin şahin duruşuyla karşılaştırıldığında büyük bir ayrışma yaratıyor. Bu durum, traderları EUR/JPY paritesinde agresif boğa pozisyonlarından uzak tutuyor ve kazançları sınırlıyor.

  • AUDUSD paritesi, Çin'in dış ticaret verilerinin ardından Cuma günü Asya seansında 0,6400 seviyesine doğru toparlanarak günlük kayıplarını geri aldı. Ancak, Avustralya Doları (AUD), ABD-Çin ticaret müzakerelerindeki ilerlemenin duraksaması nedeniyle baskı altında kalmaya devam ediyor. Avustralya ile Çin arasındaki yakın ekonomik ilişkiler göz önüne alındığında, Çin ekonomisindeki olumsuz gelişmeler genellikle AUD üzerinde de baskı yaratıyor.

    Çin’in dış ticaret fazlası 96,18 milyar dolar ile beklentilerin üzerindeyken (beklenti: 89 milyar dolar), önceki dönemde açıklanan 102,63 milyar dolarlık fazla seviyesinin altında kaldı. Yıllık bazda ihracat %8,1 artarak %1,9’luk beklentiyi aşarken, önceki %12,4’lük artışın gerisinde kaldı. İthalat ise yıllık bazda %0,2 azalarak hem %5,9’luk düşüş beklentisinden hem de önceki %4,3’lük gerilemeden daha iyi performans gösterdi. Çin’in ABD ile olan dış ticaret fazlası ise nisan ayında 20,46 milyar dolara gerileyerek mart ayındaki 27,6 milyar dolarlık seviyenin altına indi.

    Çin Yuanı (CNY) cinsinden dış ticaret fazlası 689,99 milyar CNY olarak gerçekleşerek, bir önceki ayki 736,72 milyar CNY’ye göre hafif bir düşüş gösterdi. Nisan ayında ihracat yıllık bazda %9,3 artarken, martta bu oran %13,5’ti. Aynı dönemde ithalat da %0,8 oranında artarak marttaki %3,5’lik daralmanın tersine döndü.

    Global Times’ın, Çin’in ABD Büyükelçiliği kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, İsviçre’deki görüşmeler öncesinde Pekin’in tarifeleri düşürmesi beklenmiyor. Bu durum piyasalardaki belirsizliği artırırken risk iştahını da azaltıyor.

    ABD tarafında ise Başkan Donald Trump, Çin’e karşı ticaret politikasında sert bir duruş sergiliyor. Pekin’e yeni bir büyükelçi atanmasının ardından, bazı ürünlere yönelik tarife muafiyetlerinin gündeme gelmesine karşın Trump, “çok fazla muafiyet arayışında değiliz” açıklamasıyla ihtiyatlı bir yaklaşım sergiledi.

    Bu arada, Çin hükümeti gayrimenkul piyasasını istikrara kavuşturmak amacıyla, inşaatı tamamlanmamış konutların ön satışını yasaklamayı ve yalnızca bitmiş projelerin satışına izin vermeyi planlıyor. Devam eden bu reform taslağı kapsamında, kamu konutları hariç tutulacak ve yerel yönetimlere esneklik tanınacak.

    ABD Dolar Endeksi (DXY), güçlü ekonomik veriler ve uzun süreli faiz farkı beklentilerinin desteğiyle 100,60 seviyesinde işlem görüyor. ABD ile Birleşik Krallık arasında imzalanan ticaret anlaşmasına ilişkin ilk iyimserlik ise, mevcut %10’luk tarifelerin devam edeceğinin netleşmesiyle birlikte azaldı.

  • NZDUSD paritesi, Perşembe günü Asya seansında 0.5970 civarında işlem görüyor ve önceki seansta %1'den fazla yaşanan düşüşün ardından toparlanma gösteriyor. Bu toparlanma, ABD-Çin ticaret gerilimlerinin azalması yönünde iyimserlikten kaynaklanıyor.

    ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Cumartesi günü İsviçre'de Çin’in en üst düzey ekonomik yetkilisiyle görüşerek tıkanan ticaret görüşmelerini yeniden başlatmayı hedefliyor. Ayrıca, Çin’den gelen destek, Yeni Zelanda'nın en büyük ticaret ortağı olarak, Pekin'in ticaretle ilgili zorluklarla başa çıkabilmek için ekonomik büyümeyi teşvik etmek amacıyla uyarılarda bulunmasıyla sağlandı.

    Yeni Zelanda Başbakanı Christopher Luxon, Perşembe günü yaptığı açıklamada, finansal piyasalarda Nisan başlarında yaşanan keskin düşüşün ardından kısmi bir toparlanma görüldüğünü, ancak volatilitenin devam ettiğini belirtti. Luxon, küresel ortamın önemine dikkat çekerek, Yeni Zelanda’nın ekonomik toparlanmasına güven duyduğunu ifade etti.

    Bu arada, Yeni Zelanda Merkez Bankası (RBNZ) Başkanı Christian Hawkesby, ülkenin ABD’nin tarifeleri nedeniyle küresel ticaret aksaklıklarına karşı savunmasız olduğunu belirtti. Hawkesby, zayıf iş gücü verileri ve devam eden küresel piyasa bozukluklarının büyük endişe kaynağı olduğunu vurguladı.

    ABD Doları Endeksi (DXY), 99.70 civarında işlem görmekte olup, Federal Reserve (Fed) tarafından verilen temkinli sinyallerle güç kazanma potansiyeline sahip. Çarşamba günü Fed, faiz oranlarını %4,25-%4,50 aralığında sabit tutmuş ancak enflasyon ve işsizlikten kaynaklanan artan risklere dikkat çekerek ekonomik belirsizliği artırmıştı. CME FedWatch aracı, piyasanın Temmuz ayında 25 baz puanlık bir faiz indirimi beklemeye devam ettiğini gösteriyor.

  • Gümüş (XAG/USD) Çarşamba günü Asya işlemleri sırasında geri çekildi ve iki gün süren artışın ardından ons başına 33.00 dolar civarında işlem görmeye başladı. Bu düşüş, ABD ve Çinli yetkililerin bu hafta ticaret görüşmeleri yapacakları haberinin ardından gelen güvenli liman talebindeki zayıflamadan kaynaklanıyor ve bu da gerilimin azalacağına dair umutları artırıyor.

    Önemli bir gelişme olarak, ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ve Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer, hafta sonu Cenevre'de Çin Başbakan Yardımcısı He Lifeng ile görüşecek. Bu, ABD'nin tarifeler uygulamaya başlamasının ardından başlayan küresel ticaret çatışmasının ardından gerçekleştirilecek ilk üst düzey diyaloğu işaret ediyor. Çin Ticaret Bakanlığı, Pekin'in, ABD'nin önerilerini, küresel duyarlılığı ve iç çıkarları dikkate alarak görüşmeye istekli olduğunu doğruladı.

    Daha güçlü bir ABD Doları da dolar bazlı Gümüş üzerinde baskı oluşturuyor, çünkü yatırımcılar, Kuzey Amerika oturumunda açıklanacak olan ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz kararı öncesinde temkinli davranıyor. Güçlü bir Dolar, Gümüş'ün diğer para birimlerini tutan yatırımcılar için cazibesini azaltıyor.

    Gümüş’teki önceki kazançlar, Başkan Donald Trump'ın son ticaret açıklamalarına yatırımcıların tepkisiyle desteklenmişti. Trump, bu hafta Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping ile görüşmeleri reddetmiş olsa da, Çin mallarına uygulanan %145'lik tarifelerin geri alınabileceği konusunda ipuçları verdi. Ancak, yabancı filmlere uygulanan yeni %100'lük tarifeler ve ilaçlara yönelik olası vergi artışları, piyasa belirsizliğini artırdı.

    Federal Rezerv’in faiz oranlarını değiştirmemesi bekleniyor ve piyasalar, Başkan Jerome Powell’ın açıklamalarını, devam eden ticaretle ilgili belirsizlikler ve Başkan Trump’tan gelen faiz indirimi baskısı arasında dikkatle izleyecek.

  • USD/CHF paritesi, Asya seansındaki hafif artıştan yararlanmakta zorlanarak, şu anda günlük aralığının alt sınırına yakın seviyelerde işlem görüyor. Amerikan Doları'nın fiyat hareketi zayıf kalırken, parite 0.8200 seviyesi üzerinde tutunuyor ve yatırımcılar, bugün başlayacak olan iki günlük Fed para politikası toplantısının sonucunu bekliyor.

    Federal Rezerv'in (Fed), Çarşamba günü faiz oranlarını değiştirmemesi bekleniyor. Ayrıca, Cuma günü açıklanan güçlü ABD istihdam verileri ve Pazartesi günü gelen beklentilerin üzerindeki ISM Hizmet PMI verilerinin ardından, piyasalar Fed'in Haziran ayında faiz indirimine gitme beklentilerini azalttı. Bu nedenle, yatırımcılar, Fed'in para politikası açıklaması ve toplantı sonrası Fed Başkanı Jerome Powell’ın konuşmasında, faiz indirimi yol haritası hakkında ipuçları arayacak. Bu açıklamalar, USD'yi yönlendirecek ve USD/CHF paritesine anlamlı bir ivme kazandırabilir.

    Bununla birlikte, ABD Başkanı Donald Trump'ın düzensiz ticaret politikaları ve devam eden Rusya-Ukrayna savaşı ile Orta Doğu’daki gerilimler, ABD Doları'na olan talebi artırmakta zorlanıyor. Bu durum, güvenli liman olarak tercih edilen İsviçre Frangı'na (CHF) destek veriyor ve USD/CHF paritesinin yukarı yönlü hareketini sınırlıyor. Bununla birlikte, yatırımcılar, önemli merkez bankası kararları öncesinde temkinli kalmaya devam ediyor.

    Bu nedenle, paritenin 0.8200 seviyesinin altına inip kalıcı bir şekilde yerleşmeden, son dönemde 0.8040 bölgesinden (Eylül 2011'den bu yana görülen en düşük seviye) başlayan toparlanmanın sona erdiğini doğrulamak için sabırlı olmakta fayda var. Öte yandan, boğalar, 0.8300-0.8330 arasındaki sıkışma bölgesinin üzerine çıkılmasını, kısa vadeli bir yükseliş hareketi için fırsat olarak değerlendirebilir.

  • Japon Yeni (JPY), ikinci gününde de pozitif eğilim göstermeye devam ediyor. Bu durum, ABD Doları (USD) satışlarının etkisiyle birlikte, Pazartesi günü Asya seansında USD/JPY paritesini 144,00 seviyesine çekiyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın tarifelerine dair belirsizlik ve ABD ile Çin arasındaki ticaret gerilimlerinin yeniden artışı, güvenli liman arayışıyla birlikte Japon Yeni’ni olumlu etkiliyor.

    Ancak, Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) geçen Perşembe günü verdiği şahin duruş, Japon Yeni alıcılarını daha temkinli olmaya itiyor. Yatırımcılar, ABD Doları’nın daha fazla kayıp yaşamasını beklemektense, Salı günü başlayacak olan kritik FOMC (ABD Merkez Bankası) para politikası toplantısı öncesinde kenarda durmayı tercih edebilirler. Bu durum, USD/JPY paritesindeki geri çekilmenin daha da derinleşmesi konusunda temkinli olmayı gerektiriyor.

    Geçtiğimiz hafta Çin, ABD ile ticaret görüşmeleri yapma olasılığını değerlendirdiğini açıkladı, bu da dünyanın iki en büyük ekonomisi arasındaki gerginliklerin azalabileceğine dair umutları artırdı. ABD Başkanı Donald Trump, Pazar günü tüm yabancı yapımı filmlere %100 tarife uygulayacağını açıkladı. Bu açıklama, piyasalarda gerginliği artırdı.

    İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, Yemen’deki İran destekli Husi isyancılarının Ben-Gurion Havalimanı yakınlarına füze atmasının ardından, bu gruba ve onları destekleyen İran’a karşı misilleme yapma sözü verdi. İran Savunma Bakanı Aziz Nasirzadeh ise ABD ya da İsrail tarafından bir saldırıya uğramaları halinde karşılık vereceklerini söyledi.

    Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin, Pazar günü yaptığı açıklamada, Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı mantıklı bir sonuca götürebilecek güç ve kaynağa sahip olduğunu belirtti. Bu açıklamalar, jeopolitik risklerin etkisini sürdürüyor ve Pazartesi günü güvenli liman arayışıyla Japon Yeni’ne olan talebi artırıyor.

    Geçen hafta Bank of Japan (BoJ), Haziran ya da Temmuz ayında faiz artırımı beklentilerini zayıflatarak yatırımcıları şaşırttı. Ancak Japonya’daki genişleyen enflasyon ve sürdürülen ücret artışları, BoJ’nin daha fazla sıkılaştırmaya gitme ihtimalini canlı tutuyor. Buna karşın, ABD Doları, Cuma günü açıklanan güçlü istihdam verilerinin ardından yaşanan sınırlı toparlanmanın devamını getirmekte zorlandı. ABD ekonomisi Nisan ayında 177 bin yeni istihdam ekledi, beklenti ise 130 bin civarındaydı. İşsizlik oranı ise %4,2 seviyesinde değişmedi.

    Bu veriler, Trump’ın tarifelerinin ve yükselen fiyat baskılarının yarattığı ekonomik belirsizlikler arasında ABD iş gücü piyasasının hâlâ dirençli olduğunu gösterdi. Yatırımcılar, Federal Rezerv’in faiz indirimlerine başlama beklentilerini Haziran yerine Temmuz’a kaydırdı. Bu durum, Japon Yeni için daha düşük getiri beklentisi yaratırken, BoJ’nin 2025 yılına kadar faiz artırımına gitme beklentileri de bir diğer destek faktörü.

    Teknik olarak, USD/JPY paritesi geçtiğimiz hafta Mart-Nisan dönemindeki düşüşün %50 Fibonacci geri çekilme seviyesinin üzerinde tutunmakta zorlandı ve 4 saatlik grafikte 200-periyotlu Basit Hareketli Ortalama (SMA) civarında reddedildi. Bu nedenle, 146,00 seviyesinin üzerinde bazı takip alımları görmeden, paritenin son toparlanma hareketinin genişletilmesi için temkinli olmak daha uygun olabilir.

    Spot fiyatlar, 146,55-146,60 arasında ara dirençlere doğru yükselmeyi hedefleyebilir ve ardından 147,00 civarındaki %61,8 Fibonacci seviyesi test edilebilir. Ancak, günlük grafiklerdeki osilatörler hâlâ pozitif bölgede, bu da 144,00 seviyesinin altına düşüşün hâlâ alım fırsatı olarak görülebileceğini gösteriyor.

    USD/JPY paritesinin 143,75-143,70 destek bölgesinin kırılması, düşüşün hızlanmasına yol açabilir. Kırılma gerçekleşirse, spot fiyatlar 143,30 seviyesine kadar gerileyebilir, ardından 143,00 seviyesindeki yuvarlak rakam ve 142,65 civarındaki %23,6 Fibonacci seviyesini test edebilir.

  • AUD/JPY paritesi, Cuma günü Asya seansında 93,20 seviyesi civarında işlem görerek üst üste üçüncü gününü yükselişle geçirmeye hazırlanıyor. Parite, Avustralya Doları’ndaki (AUD) güçlenmeden destek alıyor. Bu yükselişin arkasında, piyasa duyarlılığındaki iyileşme ve ABD-Çin arasındaki ticaret geriliminin azalmasına yönelik artan beklentiler yer alıyor. Bu gelişmeler, Çin ile güçlü ekonomik bağlara sahip olan Avustralya için olumlu işaretler sunuyor.

    Bloomberg’in haberine göre, Çin, ABD ile ticaret görüşmelerini yeniden başlatmayı değerlendiriyor. Çin Ticaret Bakanlığı, Washington’un görüşmeleri sürdürme isteğini ilettiğini açıkladı. Ancak Pekin, ABD’nin tek taraflı olarak başlattığı tarifelere yönelik tutumunu düzeltmesi gerektiğini vurgulayarak, iç değerlendirme sürecini sürdürdüğünü belirtti.

    Yurt içinde ise, Avustralya Perakende Satışları Mart ayında aylık bazda %0,3 arttı. Avustralya İstatistik Bürosu’nun (ABS) verilerine göre, Şubat ayına ait veri %0,2’den %0,8’e revize edilirken, Mart verisi piyasa beklentisi olan %0,4’ün altında kaldı.

    Öte yandan, Japon Yeni (JPY), ABD-Çin ilişkilerine dair iyimserlikle birlikte güvenli liman talebinin azalması sonucu baskı altında kalmaya devam ediyor. Japonya ile ABD, bu hafta ikinci tur ikili ticaret görüşmelerini tamamladı. Tokyo, Haziran ayına kadar bir anlaşmaya varmayı hedefliyor.

    Japonya’da Mart ayı işsizlik oranı %2,5’e yükseldi; buna rağmen işgücü piyasası sıkı kalmayı sürdürüyor. Ayrıca Japonya Merkez Bankası (BoJ), Perşembe günü politika faizini %0,5 seviyesinde sabit tutarken büyüme ve enflasyon beklentilerini düşürdü. Bu durum, yakın vadede faiz artırımı ihtimalinin düşük olduğunu işaret ediyor.

     

Kimler İçin

Finans Piyasalarından Düzenli Gelir Elde Etmek İstiyorum

Birikimlerimi Kazanca Dönüştürmek İstiyorum

Döviz ve Altındaki Hareketlerden Kazanç Sağlamak İstiyorum

Yatırımcı Eğitimi Almak İstiyorum

Yatırımlarımı Korumak İstiyorum

Paramın Erimesini İstemiyorum

Son 30 Gün - Sinyal Performansımız


Gönderilen Sinyal Sayısı
37

Başarılı Sinyal Sayısı
29

Başarı
Oranı
78.4%

Başarılı Sinyal
Pips
1071

Toplam
Kar
6573 USD

2025 - Yatırım Araçları Bazlı Performansımız

USDTRY

3 Öneri
100.0% Başarı

Toplam

764 USD Kar

EURUSD

15 Öneri
80.0% Başarı

Toplam

2422 USD Kar

GBPUSD

8 Öneri
87.5% Başarı

Toplam

2764 USD Kar

ALTIN

2 Öneri
100.0% Başarı

Toplam

140 USD Kar

PETROL

6 Öneri
66.7% Başarı

Toplam

253 USD Kar

DAX

3 Öneri
66.7% Başarı

Toplam

398 USD Kar

Tüm Sinyaller

Tarih Ürün İşlem Fiyat Gerçekleşen Fiyat TP1 TP2 SL Kapanış Kar/Zarar Sonuç
15 Mayıs 2025 EURJPY Buy 163.4 164.0 164.6 162.0 ? Beklemede
15 Mayıs 2025 BTCUSD Sell 102160.0 101740.0 101390.0 103500.0 ? Beklemede
14 Mayıs 2025 GBPCHF Sell 1.1167 1.1167 1.1135 1.1079 1.1243 1.1135 380.0 USD Başarılı
14 Mayıs 2025 BTCUSD Sell 103670.0 103670.0 103000.0 102600.0 105000.0 102600.0 1070.0 USD Başarılı
13 Mayıs 2025 EURNZD Buy 1.88475 1.88475 1.891 1.8945 1.8685 1.8945 1641.0 USD Başarılı

Üyelerimizin Yorumları

  • B.A.

    14 Ocak 2020

    Döviz bozdurmadan kesinlikle danışılması gereken tek yer. Teşekkürler.

    Editör Yanıt: Biz teşekkür ederiz.

  • M.S.

    13 Ocak 2020

    Lise mezunuyum yatırım yapacağım dediğimde arkadaşlarım benimle alay etti. Şimdi teknik analiz yapabiliyorum. Paramı kendim değerlendiriyorum.

    Editör Yanıt: Yolunuz açık olsun.

  • S.C.

    12 Ocak 2020

    Sinyallerin başarısı tartışılmaz. Daha önce de sinyal paylaşımı yapan gruplara üye olmuştum ama hep zararlı çıktım. Parayöntem gruplarından gelen sinyaller sayesinde kazanç sağlayabiliyorum.

    Editör Yanıt: Bol Kazançlar

  • C.K.

    11 Ocak 2020

    Senin adına piyasayı takip eden birileri olunca yatırıma karar vermek çok kolay oluyor. Tavsiye ederim.

    Editör Yanıt: Teşekkürler

  • F.A.

    10 Ocak 2020

    Sorularıma yanıt almam bazen birkaç saat sürüyor. Lütfen ekibinizi büyütün.

    Editör Yanıt: Desteklerinizi bekliyoruz.

  • M.Ş.

    9 Ocak 2020

    Aracı kurumlardan hiç destek alamadım. Burada herkes bilgiyi paylaşmaya açık. Her söyleneni dinlemesem de aklıma yatan işlemleri yaparak para kazanıyorum

    Editör Yanıt: En doğru yol en iyi bildiğin yoldur. Teşekkürler.

  • T.T.

    8 Ocak 2020

    Öğrenciyim piyasaları öğrenmek için takibe başladım. Şimdi küçük yatırımlar yapıyorum. Harçlığımı çıkarttım. Benim için yeterli. Teşekkürler.

    Editör Yanıt: Eğitim Şart.

  • N.A.

    7 Ocak 2020

    Tek işlemde 250dolar kazandım. Mutluyum.

    Editör Yanıt: Biz de Mutlu olduk.

  • C.H.

    6 Ocak 2020

    Birlikten kuvvet doğar. Teşekkürler

    Editör Yanıt:

  • A.T.

    5 Ocak 2020

    TL olarak Vadeli Mevduatta tuttuğum birikimlerim dolar karşınsında erimeye başladı. Anladığım kadarıyla dolar tl al-sat yapıyordum. Zarar ettim. Gruptaki diğer yatırımcılar ve Parayöntemin önerileri ile yatırımımı koruyabiliyorum. Üzerine kazandığım da cabası. Herkese teşekkürler.

    Editör Yanıt:

  • S.G.

    4 Ocak 2020

    1 ay önce 300 Dolarla Parayöntem analizlerine göre işlem yapmaya başladım. Geçen hafta tek bir pozisyonla 450 dolar kazandım.

    Editör Yanıt: Başarılarınızın Devamını Dileriz.

  • D.G.

    3 Ocak 2020

    Maaşımdan biriktirdiklerim ile döviz yatırımı yaptım. Parayöntem’in sinyalleri ile al-sat yaparak birikimimi büyütüyorum.

    Editör Yanıt: Bol Kazançlar.

  • M.A.

    2 Ocak 2020

    İşim gereği piyasaları takip etme fırsatı bulamıyorum. Parayöntem grubundan aldığım özet bilgilerle önümü görerek yatırım yapıyorum.

    Editör Yanıt: Teşekkürler.

Veri Sağlayıcılar

fx-street-logo
reuters-logo
bloomberg-logo
financial-times-logo
the-wall-street-journal-logo
marketwatch-logo
cnbc-logo
investing-com-logo

Bu haftanın kazandıracak yatırım araçlarını görmek için hemen katıl.

Ücretsiz Üyelik

  • Kazandıran Sinyaller
  • Yatırım Araçları Teknik Analizleri
  • Ekonomik Takvim
  • Günlük Bülten
Ücretsiz Üye Ol

VIP Üyelik

  • Kazandıran Sinyaller
  • Yatırım Araçları Teknik Analizleri
  • Ekonomik Takvim
  • Günlük Bülten
  • Telefonla Birebir Profesyonel Destek
VIP Üyeliğe Başvur